sotarih
tarih addicted
En Beğenilen Yazar Sırası
:
5
Toplam Başlık Sayısı
:
26
Toplam Puanı
:
264
Toplam Giri Sayısı
:
252
Bu Ayki Puanı
:
-3
En Aktif Yazar Sırası
:
5
II. Abdülhamid'i Tahttan İndirmeye Gelen Kişiler
sotarih
İyi ki toprak kaybetmedik :))
II. Abdülhamid'i Tahttan İndirmeye Gelen Kişiler
sotarih
Rıza Zarrab
sotarih
Independent'ın Basılı Gazeteye Son Vermesi
sotarih
film tavsiyesi
sotarih
3 idiots harika bir hint hilmi Türkiyeye de uyan 3 mühendisin hikayesi..
Büyük Güçlerin Yükselişi
sotarih
http://www.belgeselciyiz.com/tarihte-buyuk-guclerin-yukselisi.html
Tarihle kalın esen kalın..
Tarihi Eserlerimize Ne Kadar Sahip Çıkıyoruz?
sotarih
tarihi çok yanlış anlatan dizi ve filmler
sotarih
Tarihin en büyük yalanı
sotarih
tarihi niçin okumalıyız
sotarih
Tarih geçmişteki başarılarımızı yadetmek ,onlarla övünmek için mi okuruz ? Sosyal medyada paylaşılan 3-5 resimle kendimizi tatmin etmek için mi okuruz ?Ya da lisede okuduğumuz tarihi , bir dergiden ,gazeteden ,kitaptan okuduğumuz bir kaynakla farklı bir bakış açısıyla gördüğümüz anda beynimizde oluşan bir fırtına için mi okuruz ? Şu an ülkemizde resmi tarih diye lisede okunan tekdüze ,sıradan bir tarih ile osmanlıcılık akımıyla siyaseten palazlanan bir neslin cumhuriyet tarihine düşmanlıklarıyla yazdıkları yazılardan mı ibaret ? Ya da tarihi anlamak sadece bu iki kaynaktan mı ibaret ?
Aslında hepsine kocaman bir hayır , tarih geçmişimizi anlamak,medeniyetlerin geçmişini ,kalkınmasını anlamamızı,örnek almamızı anlatan bir dünya tarihidir.Dünya tarihini okumadan ,medeniyetlerin bilim,teknoloji ,sosyolojik anlamdaki gelişmelerini görmezden gelerek, yerel tarihimizi öğrenerek bunlarla övünerek anlatılan bir tarih koskoca bir hiçtir..Tarihi ekonomi üzerinden ve çıkarlar üzerinden anlatmayan sadece savaşlar ve zaferler üzerinden anlatan bir tarihin bize katacağı boş kibirden başka birşey değildir..
Tarihi anlamak için mesela National Geographic İnsanoğlu belgeseli , Andrew Marr' ın History of the World ( Dünyanın Tarihi ) izlenmeli , veyahut Batı Dünyaya neden hükmediyor - İan Morris okunmalı bence..Sizce ?
Derin Tarih
sotarih
Ömer Aymalı / Tarih Dosyası / Dünya Bülteni
Fransız İhtilali ile ortaya çıkan milliyetçilik fikri kısa süre içinde başta Avrupa olmak üzere tüm dünya halkları üzerinde etkili olmaya başladı. Özellikle çok uluslu yapıya sahip olan imparatorluklar milliyetçilik fikrinin etkisiyle çözülme sürecine girdi. Türk, Arap, Sırp, Rum, Bulgar, Ermeni vs. gibi unsurları içinde barındıran Osmanlı Devleti de milliyetçilik fikrinden en çok etkilenen devletlerden biriydi.
Hem nüfus çoğunluğu, hem de yaşadıkları coğrafya itibariyle Araplar Osmanlı Devleti içinde önemli bir unsur olan Araplar arasında, Arap fikri uyanışı da diğer Osmanlı halklarında olduğu gibi Fransız İhtilali’nin etkisiyle başladı. Batılı eğitim kurumlarında eğitim görmüş Hristiyan Arap aydınların çabalarıyla düzenli bir milliyetçilik hareketine dönüştürülmeye çalışıldı. Öncülüğünü çoğunlukla Lübnanlı Hıristiyanların yaptığı bu hareket, Butros El-Bustani, İbrahim Yazıcı, Faris Şaydak, Nakkaş, Corci Zeydan, Abdurrahman El-Kevakıbi, Necip Azuri gibi milliyetçi önderler sayesinde yayılarak özelikle Suriyeli aydınlar arasında etkili oldu.
Beyrut Gizli Cemiyeti
Arap milliyetçiliğinin en önemli isimlerinden biri Butros El-Bustani idi.1875’te Beyrut’ta çevresine topladığı kişilerle gizli bir cemiyet kuran Bustani bu cemiyet vasıtasıyla yayınladığı gizli bildirilerle, Suriye halkının Osmanlı Devleti’ne karşı Lübnan ile birleşip, müstakil bir devlet kurması yönünde çalışmalar yaptı. Faaliyetlerine ara vermeden devam eden cemiyet mensupları, 1880 yılında Arap Milletinin Beyannamesi başlıklı bir beyanname yayınlayıp, hem Müslüman Araplara hem de gayrimüslim Araplara hitap ederek, onları Türklere karşı birleşip ayaklanmaya çağırdılar. Hatta beyannamenin bir bölümünde:
‘…Şimdi son harp zamanıdır. Fırsatı ganimet biliniz, yoksa esaretten kurtulamazsınız, sakın evlatlarınızdan bir kişiyi Türk Ordusu’na asker olarak göndermeyiniz, malınızdan bir dirhem vermeyiniz…’ şeklinde ifadeler sarf ederek, Arap halkını tahrik etmek için ellerinden geleni yapmaya çalıştılar.
1895 yılında Suriyeli aydınların Milli Arap Komitesini kurmasıyla yeni bir döneme giren Arap Milliyetçiliği, bu tarihten sonra Arapça konuşan bütün Osmanlı tebaasını hedeflemeye başladı. Bu dönemde hareketin içinde bazı Müslüman Arap aydınlar da katılmaya başladı. Bunlar arasında önemli bir yer alan Abdurrahman El-Kevakıbi, Arap hilafetinin tekrar tesis edilmesini, İslam’ın kurtuluşunun ancak Arap Müslümanlar tarafından gerçekleştirilebileceğini, Arapçanın tüm Müslümanların ortak dili olarak belirlenmesi gerektiğini savundu.
1860’lı yıllardan itibaren yeşermeye başlayan Arap milliyetçiliği, II.Abdülhamid döneminde gerçekleşen iki önemli hareket dışında önceki hızını kaybetmiştir.Bu hareketlerden biri Beyrut Gizli Cemiyeti’nin faaliyetleri (Büstani) , diğeri ise Abdurrahman El-Kevakibi’nin Arap hilafetini kurma teşebbüsüdür. Osmanlı topraklarında bu teşebbüslerin yavaş yürüdüğünü gören Hıristiyan Araplardan Necip Azuri ise, 1905 yılında Paris’te faaliyete geçmiştir. Mezopotamya’dan Süveyş’e, doğu Akdeniz’den Umman’a kadar uzanan bölgede Birleşik Arap Devleti kurma çalışmalarını başlatmıştır.
Azuri’nin planına göre, Avrupalıların bu bölgede sahip oldukları bütün hak ve imtiyazlar aynen kalacak, Lübnan otonom idaresini sürdürecek Yemen, Necid ve Irak prensliklerinin bağımsızlıkları kabul edilecekti. Ayrıca imparatorluğun tahtı Mısır’da Hidiv ailesine verilecekti. Hilafet ise Hicaz bölgesinde müstakil bir idare olacak ve oradan bütün Müslümanları idare edecekti.
II.Abdülhamit'in siyaseti: İslam Birliği
Hristiyan Arapların çabaları ile oluşturulmaya çalışılan Arap milliyetçiliği fikri 1900’lü yılların başlarına gelindiğinde önemli seviyeye ulaştı. Hatta bu süreç içerisinde Osmanlı yönetiminden memnun olmayan bazı Müslüman Arap aydınları da bu çalışmaların içinde yer almaya başladı. Ancak bu tarihlerde padişah olan II.Abdülhamit uyguladığı İslam Birliği siyaseti ile Araplar arasında milliyetçilik fikrinin yaygınlaşmasını engellemeye çalıştı. II.Abdülhamit ülkede milliyetçi anlayışın güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyordu. Ancak güçlendirilmesi gereken milliyetçilik etnik milliyetçilik değildi, dini milliyetçilik idi. Bu amaçla Arap bölgelerinde eğitim kurumları açıldı. Bedevi şeyhlerin çocukları çeşitli merkezlerde eğitime alındı. Arapların ileri gelenleri çeşitli rütbelerle taltif edildi. Afrika’da bulunan tasavvuf tarikatları desteklendi. Arap danışmanlara yer verildi. Hicaz demiryolu gibi büyük bir proje gerçekleştirildi. Tüm bu çalışmaların amacı İslam birliğini sağlamak ve Araplar arasında milliyetçilik fikrinin yaygınlaşmasını engellemekti.
Bu çalışmaların da etkisiyle Arap aydınlar arasında belli bir noktaya ulaşan Arap milliyetçiliği fikri Müslüman Arap halkları arasında önemli bir taban bulamadı. Osmanlı Devleti I.Dünya savaşına girdiğinde ( 1914-1918) Şerif Hüseyin ve kabilesi dışındaki Araplar ( Filistin,Suriye, Irak ve Lübnan) Osmanlı bayrağı altında düşmana karşı mücadele ettiler.
http://www.dunyabulteni.net/haber/209404/arap-milliyetciligi-nasil-dogdu-
İngiltere Tarihi
sotarih
yeni bir süper güç
sotarih
tubitak'ın kurbağalı dere için tehlikesiz raporu vermesi
sotarih
Kut-ül Ammare Muharebesi
sotarih
Cizre ve Silopi'de Sokağa Çıkma Yasağı İlan Edildi
sotarih
Demirtaş-Lavrov Görüşmesi
sotarih
İtalyanlar neden tek kurşun atmadan Anadoluyu bıraktı ?
sotarih
http://www.sadecebelgesel.com/buyuk-dunya-tarihi-7-bolum.html
son sultan vahidettin'in kaçışı
sotarih
TARIHIN EN GUCLU IMPARATORLUKLARI
sotarih