DonQuixote
En Beğenilen Yazar Sırası
:
25
Toplam Başlık Sayısı
:
3
Toplam Puanı
:
50
Toplam Giri Sayısı
:
32
Bu Ayki Puanı
:
-45
En Aktif Yazar Sırası
:
23
tarihi niçin okumalıyız
DonQuixote
Tarih birçokları tarafından muzafferlerin, egemenlerin, baskın olan tarafların elinde ileriye bırakılmak üzere yazılmış, yanlı bir bilim olarak nitelendirilir. Tarih boyunca ezilenlerin, kaybedenlerin sesi hep az duyulmuştur. Bunun nedeni onların kısık sesle konuşması değil seslerinin egemenler tarafından bastırılması, kamudan gizlenmesidir.
Ancak şu da yadsınamaz bir gerçek ki; insan yaşamını anlamak için geçmişle gelecek arasında bir köprü kurmalı, geçmişini de anlayabilmek zorundadır. Yani geçmişi öğrenemezsek, bugünü nasıl anlarız, bugün dünün devamı değil midir?
"İnsan, tarihe her istediğini söyletebilir, çünkü ölüler, itiraz edemezler."
- cenap şahabettin
genel olarak tarihi daima kazananlar yazmıştır. ve tarih her zaman egemen ideolojinin elinde gelecek nesillere kendi ideolojilerini aşılamaları için bir araç olmuştur. bunu sırf bugün için söylemiyorum, bugün bir osmanlı sempatisi varsa bundan önce ki kuşaklarda da salt bir kemalizm sevgisi ve o ideolojiye müthiş bir bağlılık vardı. birini eleştirip, diğerine bir şey söylenmemesi de yanlış bir tutum bence.
bir de hobi olarak ilgilenenlere bir sözüm yok tabii ama gerçekten tarihçi olmak isteyen kişilerinde özellikle türkiye de, tarihi sadece osmanlı ya da türklerden ibaret olarak algılaması çok eksik ve yanlış bir tutum. ya da osmanlıyı sadece bir yerleri fetheden ve islam dinini yayan vs. şeklinde incelemeleri.
yani ne bileyim bir iktisat tarihi okumadan, sosyoloji, felsefe ve antropoloji gibi alanlara da ilgi duymayıp, tarihçiliğini bu yan dallar ile güçlendirmeyen bir tarihçinin bugün çok başarılı olabileceğini sanmıyorum ben. bunların yanında bir de yabancı dil mevzusu var tabii.
yukarı da yazdıklarım da kişisel görüşümdür, bu konuda bir tanım verebilecek bir otorite olmadığımı bende biliyorum. bunu da söyleyeyim dedim.
tarihi olaylar sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkı
DonQuixote
ölüm yıldönümünde, ışıklar içinde yatsın.
alternatif tarih
DonQuixote
Oldukça basit. 1. dünya savaşını almanlar kazansaydı nolurdu mesela? osmanlı o zaman dağılır mıydı? veya türkiye 2. dünya savaşına fiilen girseydi? Kimin yanında girerdi, ne olurdu? türkiye, batı değil de doğu bloğunda yer alsaydı veya çarlık rusya yıkılmasaydı ya da napolyon rusyayı işgal etseydi? daha eskilere gidilecek olursa türkler, hristiyanlığı kabul etseydi nolurdu? bunun gibi tarihe alternatif senaryolar yazarak devam edilebilecek, eğlenceli olacağını düşündüğüm bir başlık. herkes kendi hikayesini yazabilir, yorumların altından tartışmalar dönebilir filan.
mesela;
bunlar alternatif tarihe örnek olabilecek resimler. iyi eğlenceler şimdiden herkese.
fransız devrimi
DonQuixote
bazı derneklerde, din kastedilerek batıl inançlar yerine ulusal ibadetleri yerine getirme gibi din karşıtı kararlar alındı. ekimde fouche kilise dışındaki her türlü ibadeti yasakladı. cenaze alayları ve mezarlıklar sekülerleşerek biraz daha dinden arındırıldı. somme'da pazar günü ayini yasaklandı. bir başka yerde ise değerli ve altından olan eşyalar batıl inançların, cehaletin simgeleri olarak suçlandı ve devlet hazinesine kazandırıldı. hatta bazı yerlerde rahiplerin evlendirilmesi bile konuşuluyordu.
daha sonra kilise dışında ki dini törenlerin yasaklanması olayı tüm ülke geneline yayıldı. bunun yanı sıra konvansiyon tarafından, halka "katolik inancından vazgeçme hakkı" tanındığı duyuruldu. bunun gibi olaylar hristiyanlığın popülaritesini gittikçe düşürdü.
daha sonra dini kurumlara ayrılan bütçenin kaldırılması gibi öneriler meclisden onaylanarak geçti. paris piskoposu gobel görevini bırakmak zorunda kaldı. eskiden piskoposluğu temsil eden notre-dame kilisesi bir tür rasyonalite, sekülerizm mabedi gibi bir hale büründü. daha sonra neredeyse fransa genelinde ki tüm kiliseler bu rasyonalite ve sekülerizm mabedi durumuna girecekti. daha sonrasında ise komün bu gerçeği kabul ederek kiliselerin kapatılmasına karar verecekti.
bu olayların halk içinde ki yanılsamaları da çok geçmeden ortaya çıkıyordu tabii ki. özgürlük ve devrim uğruna ölenler için yapılan törenlerin niteliği de değişti ve eski dini törenlerin gösterişi bu yeni törenlerde de görülmeye başladı. bunun yanında korolar da daha düzenliolarak ortaya çıkmaya başlamıştı.
molotof kokteyli
DonQuixote
tarihi resim ve videolar
DonQuixote
İsid'in arnavutu tehdit etmesi
DonQuixote
gelmiş geçmiş en iyi sözler
DonQuixote
tarihi resim ve videolar
DonQuixote
renkli görüntülerle ekim devrimi;
fransız devrimi
DonQuixote
Türkiye'nin Dış Politika Tarihi
DonQuixote
tarihi olaylar sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkı
DonQuixote
Bankaların İnternet Sitelerinin Çökmesi
DonQuixote
turancılık
DonQuixote
Franz Kafka
DonQuixote
http://www.kafkaokur.com/2013/03/sistemden-kacsn-roman-degisim.html
şunu okuduktan sonra anladım kafkanın nasıl da muazzam bir yazar olduğunu.
Gerçek nedir
DonQuixote
Tarih birçokları tarafından muzafferlerin, egemenlerin, baskın olan tarafların elinde ileriye bırakılmak üzere yazılmış, yanlı bir bilim olarak nitelendirilir. Tarih boyunca ezilenlerin, kaybedenlerin sesi hep az duyulmuştur. Bunun nedeni onların kısık sesle konuşması değil seslerinin egemenler tarafından bastırılması, kamudan gizlenmesidir.
Ancak şu da yadsınamaz bir gerçek ki; insan yaşamını anlamak için geçmişle gelecek arasında bir köprü kurmalı, geçmişini de anlayabilmek zorundadır. Yani geçmişi öğrenemezsek, bugünü nasıl anlarız, bugün dünün devamı değil midir?
"İnsan, tarihe her istediğini söyletebilir, çünkü ölüler, itiraz edemezler."
Cenap Şahabettin'e ait. Tam olarak tarih böyle.
Dünya tarihinde ki en başarılı komunist lider kimdir?
DonQuixote
ya da hem Kuomintang ile girdiği iç savaşı, hem emperyalist japonya ile girdiği savaşı milyonlarca çinli köylüyü örgütleyerek kazanmış, marksizmi doğu ülkelerinde uygulanabilir hale getirmiş, çhc'nin kurucusu mao zedung da diyebiliriz.
ikinci emperyalist paylaşım savaşında, öncelikle faşist hitler ordularına karşı büyük bir zafer kazanmış, savaş sonrası dönemde ülkesini dünyanın en büyük 2 gücünden birisi yapan, bunun yanı sıra sosyalist mücadeleye teorik katkılarda da bulunan sbkp genel sekreteri joseph stalin'de diyebiliriz.
geliştirdiği gerilla taktikleri ile hem teorik hem de pratik katkıları olan che guevara'da diyebiliriz. viet-kong gerillaları ile amerikayı bozguna uğratan ho chi minh'de diyebiliriz. sayabileceğimiz bir çok komünist önder ve devrimci var bu şekilde.
sovyet sosyalist cumhuriyetler birliği
DonQuixote
"22 Haziran 1941’de, Hitler Almanya’sının SSCB’ne saldırısıyle, Rusya ekonomik planlarını, derhal savaşın gereklerine –Hitler Almanyası’nın eninde sonunda SSCB’ne saldıracağı aşikar olduğu için, aslında Sovyetler Birliği daha önceki yıllardan itibaren, bu büyük savaşa hazırlık olarak, yüksek bir çalışma temposuyla genel ekonomik plan hedeflerini zamanından önce gerçekleştirdiğinden.– uyarlayabildi. Alman işgali ve savaş esnasında, altyapı tesisleri, demiryolu şebekesi, yol ve köprüler, köy, şehir ve kasabalar, maden ocakları önemli ölçüde tahrip olmuştu. İnsan kaybı 20 milyon olup, ayrıca 25 milyon insan evsiz kalmıştı. Savaş yılları Rusya’nın ekonomisini önemli ölçüde daraltmış ve geriletmişti. 1940 yılına oranla, savaşın bitiminde ulusal gelir %17, sanayi üretimi %8, elektrik üretimi %11, kömür üretimi %11, petrol %40, çelik %33, çimento %68, pamuklu dokuma %60, şeker üretimi %78, tarımsal üretim ise % 40 düşmüştü.1 SSCB, savaşın yaralarını sarıp, SBKP önderliğinde ülkeyi ikinci kez yeniden inşa ederek; 1940 yılının üretim düzeyini, 1950 yılında yakaladı. Ama bu, ikinci savaşın da Rusya ekonomisine, bir on yıl daha kaybettirmesi anlamına geliyordu. Kapitalist-emperyalist dünyanın engellemelerine ve savaşlara karşın, devrim sonrasındaki elli yıllık tarihi içinde Sovyet Rusya, görülmedik ekonomik ve toplumsal başarılara ve ‘ilk’lere imzasını atan bir ülke oldu. 1918’den itibaren, sanayideki yıllık gelişme hızı, ortalama olarak % 10’nu aştı."
"Ayrıca batılı kaynaklar da, bu dönem Sovyet ekonomisinin olağanüstü gelişme düzeyini doğrulamaktadır. Sovyetler Birliği ekonomisi üzerine çalışmalarıyla tanınan Prof. Abran Bergson’a göre, Sovyetler Birliği’nin sabit fiyatlarla milli geliri, 1928-1937 döneminde yılda %5 ile % 5.5 arasında, 1950-1955 döneminde de % 7.5 ile % 7.6 artmıştı. Bu oranlar, o dönemin dünya ekonomilerinin büyüme hızlarıyla kıyaslandığında, en yüksek büyüme hızıdır. Dönemin SSCB ekonomisinin büyüme hızı, aynı dönem Amerika’nın büyüme hızından iki ile üç kat daha fazladır.
SSCB, devrim sonrasında gerçekleştirdiği hızlı kalkınmayla, az gelişmiş bir ülke olmaktan çıkıp, sanayi üretim hacmi bakımından dünyada ikinci sıraya yerleşmiş ve birinci sıradaki ABD sanayisini, bazı alanlarda geçmiştir.3 Ayrıca bilimsel teknik alanlarda, bilimsel araştırmalarda, dikkat çekici bir gelişme göstermiştir. Birçok alandaki rakamları, ABD’le aynı düzeyde gözükse de, eğitim-öğretim ve sağlık hizmetlerinin yaygınlığı ve parasız olmasında, kültürel vb. faaliyetlerin tüm ülke sathına yayılmasında onu açık ara geçmiştir. Rusya’da her 100 bin kişiye düşen doktor sayısının, ABD’dekinden % 12 daha fazla olduğu ya da aynı sayıdaki hastahane yatağına düşen doktor sayısının, ABD’ye oranla % 20 daha fazla olduğu belirtiliyor. (Bkz. Bernard http://P.J: Sovyetler Birliğinde Planlama, Londra, İngilizceye çeviren: I. Nove)"
ayrıca sscb bize göstermiştir ki; en kötü sosyalizm, en iyi kapitalizmden iyidir
ayrıca v2; http://www.tarihiolaylar.com/galeriler/dunyada-ilk-kez-sovyetler-birligi-tarafindan-vatandaslarina-uygulanmis-12-hak-657
tarihi resim ve videolar
DonQuixote
Tarihin En Silik Kahramanları
DonQuixote
hikayesini şuradan okuyabilirsiniz; http://tr.wikipedia.org/wiki/Stanislav_Petrov