Medusa
"karanlığa lanet okumaktansa, bir mum yakmak yeğdir"
En Beğenilen Yazar Sırası
:
18
Toplam Başlık Sayısı
:
3
Toplam Puanı
:
68
Toplam Giri Sayısı
:
35
Bu Ayki Puanı
:
-2
En Aktif Yazar Sırası
:
18
  • Yeni oyun sırası Türkiye'de

    değerli bilim insanı aziz sancar elbette örnek alınmalı ama bahsettiğiniz gibi gençler üretmeli, ondan sonra siyaset yapsınlar demek bence doğru değil. 90 'larda ben ilk ve ortaöğretim yıllarım boyunca bir peri masalı dinledim çünkü bize tarih dersleri içerisinde hiç bir siyaset, politika, ekonomi vs. olmadan anlatıldı. içi boş yemiş gibi kabuklar vardı sadece. ailelerimiz için yakın tarihimizi anmak bile suçtu; çekilen acılar, kaybedilen gençler daha henüz çok yeni birer yaraydı. tarih de bir bilim dalıdır antropoloji, sosyoloji, hukuk, siyaset ve ekonomiyle yakın ilişkilidir. siz yetişen yeni nesile bilimi her şeyden sıyırıp verirseniz ve bilim insanı olmanın temeli olan merakı, araştırmayı, sorgulamayı yasak ederseniz; geriye bilgi sahibi olmadan her şeye inanan ya da reddeden 50 yaşında bile olsa hala ergenlik sancıları çeken bir nesil bırakırsınız.. araştırın, eleştirel bakışa sahip çıkın; tezleri, antitezleri düşünün tartışın. tabi ki bunu yaparken insanın insan olduğunu unutmayın oyuna gelmeyin=)
    0 0
  • Yeni oyun sırası Türkiye'de

    dediğim gibi düşüncelerinize katılıyorum ve şuna eminim ki iyi niyetle yorumladığınız o haberi iletenler kesinlikle sizin dediğinizden bahsetmiyor =) diyorlar ki bak sen de oturup çalışırsan böyle bir bilim insanı olursun, ama isyan edersen yazık olur gençliğine.. devlet, kendi sorumluluğunda olan eğitim imkanlarını herkese eşit koşullarla sunmak yerine sana ümitlerden, çalışırsan başarırsınlardan bahsediyor ve imkanları sorgulamanı engelliyor. baskılanan, mucizelere inandırılan ve sorgulamayan zihniyetten doğan toplumu artık istediğin gibi yönetirsin sonuçta..
    0 0
  • Tarihin en büyük yalanı

    Amerika'nın aya gitmediği yalanı !
    bu meseleyi ilkokul fen bilgisiyle tutup komplo teorisine çevirmemek gerek.. mesele gayet ciddi boyutlarda araştırılıp cevaplandırılmış buyurunuz "http://www.evrimagaci.org/makale/11"
    ayrıca şunu belirteyim amerika, rusya vb devletler, uzayda bize turistik gezi vaat etmek; insanlığa hizmet etmek için orada kesinlikle değiller. her şeyde olduğu gibi mesele askeri üsler, enerji kaynakları vb konulardır. bm kapsamında söz konusu devletler aya çıkılıp çıkılmadığını değil; gökcisimlerinin askeri üs olarak kullanılmaması hatta nükleer silahların denememesi yönünde sözleşmeler imzalamaktadır. ( uzayın hukuki statüsü vb andlaşmalar için bkz. "sur melda, uluslararası hukukun esasları, i̇stanbul 2011)
    amerika aya kısa süreli insan gönderip taş toplama meselesini aşıp kalıcı olarak üsler kurmayı, yeni enerji kaynaklarına ulaşmayı vs. amaçlamakta hatta buna yönelik ciddi aşamalar da kaydetmiştir.
    doğal olarak Ay' a gidildi gidilmedi diye yalan gerçek tartışması sanıyorum onların bize attığı yemdir !
    İlginç olansa komplo teorisinin rusya' dan çıkmamasıdır. yalan olsa ilk fırsatta dünyaya yayacak olan bizden önce kendisidir. rus devlet yetkilileri de yuri gagarin hakkında uzaya ilk giden değil, uzaydan ilk dönen canlı astronuttur demiştir.
    rus, amerikan, çinli.... kim bilir kaç kişi bu görevlerde hayatını kaybetti bizse oturmuş görüntüler stüdyoda çekildi diyoruz =)
    0 0
  • einstein mı kötü hitler mi?

    bir bilim adamıyla politikacıyı kıyaslamak?
    atom bombasının keşfi ve kullanıldığı dönemde bilimde etik tartışmaları bugünkü noktada değildir. üstelik atom bombası sonrasında yaşanan vahşet ve katliam tüm dünyanın tepkisini çekmiş ve sonuç itibariyle insan yaşamının her şeyden üstün tutulduğu bir çok uluslararası antlaşmanın gerçekleşmesinde itici güç olmuştur. öyle veya böyle bir bilim adamı keşiflerin ardından gelen tehlikeyi elbette öngörür; ancak şu da var ki kendisi açıklamasa da mutlaka bir noktadan sonra keşfedilecek şeylere engel olamaz. bu görev devletin sorumluluğundadır.
    tarihi şahsiyetleri kötü ya da iyi olarak eleştirmektense; yaptıklarından ve sonuçlarından ders çıkarmaya bakmalıyız bence.
    0 0
  • Sözlüğümüzde anket özelliği olsaydı ?

    anket olmalı ama yorumlayabilmeliyiz yani pasif evet hayırdan daha verimli olur bence =) (1)
    0 0
  • güldüren tarih



    favorim karl marks ve çaydanlık tabi ki =)
    0 1
  • Demirtaş-Lavrov Görüşmesi

    @celikbey maalesef artık siyasi mekanizmalar eskisi gibi değil. bir devletin hava sahası, karasuları gerçek anlamda ülkedir. kavram olarak devlet ve ülke aynı anlamda kullanılsa da ikisi çok farklıdır. evet, rusyanın ulusal hava sahamıza yönelik eylemlerine karşı verilen tepki meşru savunma koşullarına girebilse de yeni dönem siyaset diplomatik ilişkilerle önce tarafların sulh yöntemiyle çözülmesinden yanadır. bir devlet direkt "kardeşim hava sahama girdin o yüzden vurdum seni" demesi uluslararası anlamda normal değildir, kaşındığınız anlamına gelir. siyaseti okumayı bilenler buradaki mesajı görürler. çünkü biz bm'e üyeyiz ve bizi bağlayan taahhütlerimiz var; yani bu öyle tek başına türkiye'nin cesaret edebileceği bir şey değildir, özetle vuruyorsanız size bazı gizli taahhütler verilmiştir.
    (bkz. uluslararsı kamu hukuku melda Sur)
    0 0
  • keşifler her zaman heyecanlı mıydı? radyumdan diş macunu mu?

    @katana yazida mary ve kocasi pierre curie nin radyumu kesfetmelerinin ardindan olasi tehlikeleri hesaplamadan heyecanlarina kapilmalarini anlatiyor. O kisimlar epey detayli bilgiler iceriyor yazinin tumunu okumani tavsiye ederim bilim tarihi acisindan epey carpici.
    0 0
  • site yönetimine gereği yapılmak üzere arz olunur

    Sınıfta gurultuye son vereyim diye herkesten cok bagirip en cok gurultu yapanin kendisi oldugu anlasilan ve hocasi tarafindan siddetle uyarilan gencin hazin sonu =)
    0 0
  • aya çıkma olayı büyük bir yalan mıdır?

    “İddia 17: Ay'da rüzgar olmadığı halde Ay'daki bayrak dalgalanıyordu.”
    Bayrak Г şeklindeki bir çubuğa bağlıydı ve böylece bayrağın kendisi Dünya'da bulunan rüzgarsız bir bayrak gibi aşağı düşmüyordu. Bayrağın kendisi katlanmış bir haldeydi ve çıkartıldığı zaman astronotlar bayrağı dikerken onu düzeltmek yerine dalgalanır gibi görünmesini tercih etti. Astronotlar bayrağı tutunca direkt hareket ettiğinden dolayı bayrağın kendisi de hareket ediyordu. Bayrak direğinin kendisi astronotun hareket ettirmesinden sonra sabitlenene kadar hareket etmeye devam etti çünkü Ay'da atmosferin olmaması bayrağın hava direnciyle karşılaşmasını sağlamıyordu bu sebeple Dünya'ya oranla daha uzun bir süre boyunca sallanabiliyor. Rüzgarın olmamasıyla beraber bu durumun haricinde hiçbir video kaydında bayrağın kendi başına dalgalandığı görülmemektedir (Görsel 13'e bakınız).



    Kaynak:
    “Ay Görevleri - 1: Yolculuk Başlıyor” http://www.evrimagaci.org/makale/492
    Ay Görevleri - 2: ''Houston, Bir Sorunumuz Var!'' http://www.evrimagaci.org/makale/11
    ABD, Ay'a Kaç İnsanlı İniş Gerçekleştirdi? Hepsi Başarılı Mı Oldu? Şu Anda Neden İnsan Gönderilmiyor? http://www.evrimagaci.org/fotograf/35/6569

    @machiavelli aslında toplum olarak komplo teorilerine nasıl hiç bilgi sahibi olmadan inanıyoruz? ilkokul fen bilgimiz müfredatımız ortada =)
    bu yüzden konuyla ilgili bence şu ana kadar yapılmış en kapsamlı yazıları okumanı tavsiye ederim. unutmadan söyleyeyim biz gittiler gitmediler gidemezler falan derken asıl olay uzayda kopuyor zaten. şimdi bm kapsamında uzayın barışçıl amaçlarla kullanılması için antlaşmalar yapılıyor. askeri üsler, nükleer silah denemeleri vs. yapılırken bizim bunları düşünmemiz bence onların asıl istediği böylece onlar uzayı çoktan paylaşmış oluyorlar=)

    konu hakkında bir diğer yazı;

    “Program, bir yandan insanlığın dünyanın tek uydusu olan aya yönelik merakının bir sonucu iken, bir yandan da yirminci yüzyılın ikinci yarısında yaşanmış Soğuk Savaşın bir cephesidir. “Uzay Yarışı” olarak adlandırılan bu mücadelede, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (S.S.C.B.) ve Amerika Birleşik Devletleri (A.B.D.), özellikle 1957-1975 yılları arasında, uzayın keşfi konusunda birbirleriyle muazzam bir bilim, propaganda ve istihbarat yarışına girmişlerdi. (18)
    1957 yılında ilk yapay uydu olan Sputnik 1’i yörüngeye oturtan, ve 1961’de Yuri Gagarin’i ‘uzaya giden ilk insan’ yapan S.S.C.B. yarışın başlangıcında öne geçmişti. (19) A.B.D. ise ilk uzaya insan gönderme projesini (Mercury Projesi) ancak 1959’da başlatabilmişti. (20) Amerikalıların uzay programlarını geliştirirken, zamanında Nazi hükümetinin roket programını yürütmüş Alman bilim insanlarından da büyük ölçüde faydalandığını buraya not olarak düşelim. (21)
    Amerika’nın aya gidiş macerası, Yuri Gagarin’in yörüngeye çıkışından bir hafta sonra başlar. O zamanki başkan Kennedy, 20 Nisan 1961’de, “1960’lar bitmeden Amerika’nın bir insanı sağ salim aya götürüp getireceğine inandığını” söylediği meşhur konuşmasını yapar. (22) Herhalde bir çok Amerikalı, başkanın o gün viskiyi biraz fazla kaçırdığını düşünmüş olsa gerek!
    Ve nihayetinde, 8 sene 24 milyar dolar sonra, Neil Armstong 21 Temmuz 1969 günü TSİ 00:56’da aya ayak basan ilk insan olarak tarihe geçer. (23)
    Amerikalıların aslında aya gitmediklerini ilk iddia eden kişi, kendisi de bir Amerikalı olan Bill Kaysing’di. Kaysing 1956-63 yılları arasında, Amerikalıları aya götüren Saturn V roketlerinin yapıldığı firmada ‘teknik yayınlar müdürü’ olarak çalışmıştı, herhangi bir mühendislik ya da bilim eğitimi yoktu. Kaysing, 1974 yılında yazdığı bir kitapta, Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA’nın, aya insan gönderecek kapasitesi olmadığını iddia etti. (24) Onun ardında da başka bir çok kişi ve dernek, NASA’nın uzay yarışında kendini önde göstermek veya devletten para alabilmek için aya çıkma yalanını uydurduğunu iddia etti. (25)
    Komplo teorisyenleri, bu iddialarına destek olarak bir çok “delil” göstediler. Mesela ayda çekilmiş fotoğraflarda astronotların arkasında yıldızların gözükmediği ve astronotların aya diktikleri bayrağın dalgalandığı, aya gidiş yolunda geçilmesi gereken Van Allen radyasyon kuşağından hiç bir insanın canlı çıkmayacağı, aya ilk ayak basma anını Avusturalya’daki daha büyük antenli Parkes Gözlemevi radyoteleskopunun yayımlayamadığı iddia edilmiştir.
    Başlangıçta bu iddiaları deli saçması olarak gören NASA, zaman içerisinde bir çok Amerikalının bunları ciddiye aldığını görünce, bu iddiaların hepsine ayrıntılı bir şekilde yanıt verdi. (26)(27)(28)(29) Ancak yine de bu konudaki komplo teorileri hala tam olarak bitmiş değildir. (30)
    Bu yazıda bu iddiaların daha fazla ayrıntısına girmeyeceğiz, ancak bu konudaki komplo teorilerinin anlamsızlığını göstermek için bir kaç detay verelim:
    1963-1972 yılları arasında sürmüş Apollo projesinde yaklaşık 400.000 bilim insanı, mühendis, astronot, teknisyen ve kalifiye eleman çalıştı. (31) Bugüne kadar hiç bir NASA veya devlet görevlisi çıkıp da “aya gidilmedi” dememiştir.
    Aya gidiş yarışında S.S.C.B. ve A.B.D. aya ve ayın yörüngesine 30’dan fazla insansız aracı başarıyla göndermişlerdir. (32) Apollo projesi kapsamında 11 insanlı uçuş gerçekleştirilmiş, bunların 6’sında (Apollo 11, 12, 14, 15, 16 ve 17) aya ayak basılmıştır. (33) Apollo projesine günümüzün parasıyla yaklaşık 150 milyar dolar harcanmıştır. (34) S.S.C.B. aya gitme yarışını kaybettiğini kabullenip hedefini değiştirmiş (35), ilk uzay istasyonu olan MIR’i 1986 yılında yörüngeye oturtmuştur. (36)
    1969 yılındaki aya iniş anı, tüm dünyada yaklaşık 600 milyon insan tarafından canlı izlenmiştir. (37) İniş anını Avustralya televizyonu, Houston’dan değil, kendi gözlemevinden yayımlamıştır. (29)
    Bugün dahi, elinde gerekli lazer ve teleskop cihazı olan herhangi biri, Apollo 11, 14, ve 15 uçuşlarında ayın yüzeyine indirilen yansıtıcıları kullanarak, göndereceği bir lazer ışınının geri sekişini gözlemleyebilir. (38) Son olarak, NASA’nın 2009 yılında gönderdiği Ay Yörünge Keşif Aracı, bundan yaklaşık 30 sene önce ayda yürüyen astronotların ayak izlerinin fotoğraflarını çekmiştir. (39)
    Kaynak: http://yalansavar.org/2013/02/19/komplo-teorileri-5-evdeki-hesap-carsiya-uymaz/
    0 1
  • aya çıkma olayı büyük bir yalan mıdır?

    @herseytozbulutuydu orada "cia' i her şeyi bilen her şeyin altından çıkan örgüttür." komplo teorisine rağmen bir çok hata yaptığından bahsediyor sanırım okumadınız.

    "daha onlarca benzer başka örneğe rağmen cia bugün hala bir çok komplo teorisyeni tarafından “her zaman, her ülkede, her şeyi bilen ve yönlendiren” olarak varsayılır. oysa bugün bildiklerimiz ışığında 1950-2000 dönemine baktığımızda şunu görüyoruz: cia bir çok ülkede gizli veya açık faaliyetlerde bulunmuş, bunların bir kısmında işleri yaver gitmiş, bir kısmında ise evdeki hesap çarşıya uymamıştır...
    elbette cia ve tüm diğer ülkelerin istihbarat kurumları, görevleri gereği, başka ülkeler hakkında komplolar tezgahlarlar. i̇stihbarat kurumlarının sadece istihbarat toplamaktan sorumlu olmadıkları bilinen bir gerçektir. ancak bu durum, bu istihbarat kurumlarının her şeye muktedir, tarihi olayları diledikleri gibi şu ya da bu yana çeken kurumlar oldukları anlamına gelmez.
    o yüzden bir olayda cia ya da başka bir istihbarat kurumunun parmağı olduğu iddia ediliyorsa, dinlemekte ve incelemekte fayda vardır. ancak bu kurumların da insanlar tarafından yönetildiğini, sık sık hatalı planlar ya da yanlış hesaplar yaptıklarını unutmamak lazım.""
    http://yalansavar.org/2013/02/19/komplo-teorileri-5-evdeki-hesap-carsiya-uymaz/ daralt
    0 1
  • İnterstellar hakkında görüşleriniz

    @utkucamurcu hollywood' un çektiği en iyisi diyelim bence daha doğru olur. film gerçekten güzel ama back to the future her zaman gönlümüzün birincisidir =)

    filmle ilgili güzel bir yazı tavsiye ederim.
    kaynak:"Yıldızlararası (Interstellar) Filminin Bilimsel Analizi" http://www.evrimagaci.org/fotograf/71/6710

    0 0
  • Bobby Fischer

    @insearchofsunrise tabi eleştiriye açık bir belgesel yani bobby fisher' ı komplo teorileri yüzünden üşütük bir şekilde göstermişler fazla düşünmekten bu hale der gibi yani ama bu izlenmeyeceği anlamına gelmez =)
    0 0
  • Kazıklı Voyvoda

    osmanlı hepimizin tarihi kabul; ama tarihi anlatırken osmanlı sanki sadece kucak açmış, yemek yedirmiş, okutup büyütmüş baba gibi anlatılmamalı =) adam sonuçta devşirilmiş belki zorla kaldı belki keyfinden bilinmez de milliyetçilikten etkilenip osmanlıya ayaklanmak kendi halkına göre kahramanlıktır. Savaşlar sırasında işlenen bir çok psikopatlık vardır; bu karakter sadece fazla abartılmış bence.. Gotik sanata esin kaynağı olmuş biridir. Mesela esin kaynakları kuyucu mustafa paşa da olabilirdi
    0 0
  • Tarihte yok artık diyeceğimiz olaylar

    1900 lerde new york times' a haber Olan akıllı at Hans.
    ""Akıllı Hans görünüşe göre 100’e kadar olan sayma sayılarını ve 10’a kadar olan sıra sayılarını (birinci, ikinci,….) biliyor. Ancak bilgisi sadece otomatik bir sayma yapmaktan ibaret değil. Kendisine sorulan bu sayıları bağlam içinde kullanabiliyor. Örneğin “kaç seyircinin şapkası var?” sorusuna sağ ayağını yere vurarak doğru yanıt verebiliyor. Sayma sayılarını kolayca dört işlemde kullanıyor, kesirli sayılarla işlem yapabiliyor. Örneğin “1/2 ile 2/5’i toplarsam kaç eder?” sorusuna önce pay sonra paydayı sayarak veriyor: 9/10 – siz yapamadıysanız üzülmeyin; siz bir at değilsiniz ve Bay von Osten’in disiplinli eğitiminden faydalanma şansınız olmadı.
    Akıllı Hans’ın matematik yeteneklerinin bir başka örneğini de “39658127 sayısına 8 rakamından sonra virgül koyarsak elde edilen sayının onlar basamağı kaç olur?” gibi sorulara şaşmaz doğrulukla yanıt verebilmesinde görmek mümkün. Dikkatli ve meraklı okuyucularımız sıfırı nasıl belirttiğini merak ediyor olabilirler: kafasını sallayarak şüphesiz.""

    peki bu nasıl mümkündü? cevabı yazının tamamında buyrunuz:
    bahadır ürkmez "akıllı hans"
    http://yalansavar.org/2015/07/31/akilli-hans/
    0 1
  1. Yeni Konu Ekleme

    Bu alana yazacağınız yazı sizin konu başlığınız olacaktır. Eğer konunuz var ise listelenecek, eğer konunuz yok ise yeni konu ekleme sayfasına yönlendirileceksiniz. Konu başlığınızı yazdıktan sonra ileri butonuna yada enter butonuna basınız.

  2. Arama Butonu

    Arama butonuna basarak sayfaya yönlendirileceksiniz.