• cıvayla mühürleme, betonla mühürleme vb. çok söylem var bu konuda. hatta bi çoğu fantezi boyutuna ulaşmış varsayımlar üzerine. ben bir haber ve bir köşe yazısıyla katkıda bulunmak istiyorum. maalesef birkaç yıllık haberler.
    ilki 30 Mart 2013 yılına ait haber; dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız açıklama yapıyor, diyor ki: “Betonlaşmış kuyular teknik tabir. Ciddi harcama yaparak kuyu açıyorsunuz. Çıkan petrolle ilgili hesap yapıyorsunuz. Rezervlerini hesap ediyorsunuz. Buna göre baktığında açtığınız kuyu ile ilgili 2001 yılında yaptığınız hesapta, petrolün varil fiyatı 22 dolardı. Sizin petrolü çıkartma maliyetiniz 30 dolardı. Rezervlerine bakıp 'çıkartmayayım' diyorsunuz. Ama şimdi ne yaptık petrolün varil fiyatı 100-110 dolar civarında ve biz bunları açmaya başladık. Bize maliyeti 40 dolar. Biz 40 dolardan çıkartıp 110 dolara satıyoruz. Efsane şeklinde söylem ve ifadeler yanlış."
    ikinci olarak 2 Mart 2012 tarihli Ercan İnan'a ait köşe yazısı (ilgilenen internette tamamına ulaşabilir özet geçiyorum)
    "Bir kuyu açmanın en az 40-50 milyon dolardan başlayan, 200-300 milyon dolarlara kadar çıkan maliyeti varken petrol çıkan bir kuyunun kapatılması akla yatkın mı?
    Gerçek şu ki; açılan kuyular evet ekonomik değilse betonla kapatılıyor. Ancak bu kapatma işlemi Petrol Kanunu gereği yapılıyor. Çünkü arama yapan şirket, ister özel ister kamu şirketi olsun, açtığı kuyuda eğer üretim yapacak seviyede petrol bulamadıysa, aynen aldığı gibi bırakmak, kuyuyu kapatmak ve o bölgeden öyle ayrılmak zorunda.
    Petrol aramanın ve kuyu açmanın bir parçası da açılan kuyuyu kapatma süreci. İstatistikler gösteriyor ki petrol zengini kabul edilen bölgelerde bile, (Örneğin Kuzey Irak’ta) açılan her 10 kuyudan sadece 2’si ekonomik anlamda üretime değer bir rezerve sahip oluyor. Diğer 8 kuyu açıldığı gibi kapatılıyor.
    Kapatmanın Petrol Kanunu çerçevesinde belli kuralları var ve bu kapatma işlemi 1 milyon doların üzerinde bir maliyet de çıkarıyor. İsterseniz denizde kuyu açın, onu da kapatmak zorundasınız."
    "Aslında Türkiye'nin de petrolü var. Ancak Türkiye'nin yer üstü gibi maalesef yeraltı da çok girintili çıkıntılı bir yapıya sahip. Türkiye deprem kuşağında olduğu için sürekli yer altında kırılmalar oluyor ve küçük küçük çukurlar oluşuyor. Petrol, o küçük çukurların içinde birikmiş vaziyette. Yani geniş alana yayılmış bir yatak bulmak zor. Öyle olunca, açtığınız kuyuya harcadığınız para ile kuyudan çıkan petrolün getirisi bir ekonomik denklemde buluşmuyor."
  • Maliyeti çok yüksek olduğu için az miktarda olan da çıkarılmıyor. İyi ki de çıkarılmıyor diyorum bazen Irak'tan farkımız kalmazdı.

Bu konuda 3 sayfada toplam 22 adet üst yorum vardır.

  1. Yeni Konu Ekleme

    Bu alana yazacağınız yazı sizin konu başlığınız olacaktır. Eğer konunuz var ise listelenecek, eğer konunuz yok ise yeni konu ekleme sayfasına yönlendirileceksiniz. Konu başlığınızı yazdıktan sonra ileri butonuna yada enter butonuna basınız.

  2. Arama Butonu

    Arama butonuna basarak sayfaya yönlendirileceksiniz.