• @adolf2 aynen katiliyorum uzun sure basta kalan kim olursa olsun bir sure sonra insanlar karşi durmaya onu istememeye başlamiştir abdulhamid donemindede olmuştur kanuni donemindede tabiki yine benzer şeyler olucak insanlar zamanla sıkılıcak ama artik muhalif olmaktan ziyade indirmek icin her yol mubahtir demeye başladilar iste bu cok tehlikeli
  • @DonQuixote bilgi eksikliğini giderebilmen için önce doğru bilmen gerekir. Bahsi geçen birliklerin YPS catisi altinda toplandiginin kaynagi buradadır inceleyebilirsin http://www.tarihiolaylar.com/gundem/pkk-dan-yeni-olusum-yps-1267
    Ya da okumazsan ben o kaynaktan şu cümleyi alıp naklediyim:" PKK, şehir içlerinde çatışan YDG-H'ı lağvederek YDG-H, Öz savunma birlikleri ve kırsal kesimden gelen militanları tek çatı altında toplayarak YPS'yi (Yekineyen Parastina Sivil) kurdu."

    Öte yandan diger soylediklerinin hepsi benim dediklerimi doğruluyor, özellikle HDP'nin iletişimi olup da "HEPAR'ın ne iletişimi olacak ki?" demenin altında zaten makro sorunun ta kendisi yatıyor.

    Tarih boyunca hangi coğrafyaya bakarsan bak Marksist-Leninist düşünce yanında devrim kelimesini de beraberinde getirmiştir. Bu nedenle de 20 küsür yıl önce kurulmuş olan DHKP-C bu düşüncenin silahlı bir örgütü olarak, sence bugün ülkeye komünizm getirmek için Bayrampaşa Saldırısını gerçekleştirdi sence?
    Sence bu saldırının amacı ülkenin Markisistleşmesi, Leninistleşmesi mi?
    Özellikle bu kadar gergin ve kritik bir siyasi havada? Biraz daha makro bakmanda fayda var.
    Zaten şu anda istenilen sizin gibi gençlerin mikro örgütler arasında kaybolup soruna makro bakmaması. Bizden geçiyor artık ama sizin daha bilinçli yaklaşmanız lazım. Makro bir algı oluşturmak için daha geniş bakman lazım. Şunu unutma kapitalizm ve komünizm kavramlarını kuran ve bu kavramlar üzerinden böl-yönet politikası uygulayan kişilerin ne DHKP-C'den ne de YPS'den haberi var. Görevleri bu örgütlere dağıtanlar veya onları bunları yapmaya teşvik edenler piramitin daha altında olup oyunu yönetenlerdir. Piramitin en tepesindeki oyun kurucular oyunlarını mikro örgütlere bakmadan belirlerler. Daha sonra da bu amaçlar doğrultusunda pire gibi salınmış örgütler kullanılarak farklı eylemler gerçekleştirilerek hem risk dağıtılır hem de alt gruplara farklı kitleleri çekerek toplamda daha çok kişiye ulaşılır.
    Konuyla ilgili son bir örnek vereceğim açıklayıcı olsun diye: Volkswagen'in halk arabası olarak çıkıp daha sonra sınıfında büyük bir kitleye satış yapmasından sonra aldığı karar, onu yeni kitlelere hitap etmeye yönlendirmiştir. Sonra da Seat, Bugatti ve Porsche gibi markaları Volkswagen bünyesine katmıştır. Dikkat edelim Volkwagen Benchmarking yaparak know how'ı alarak bu segmentlerde ara üretmiyor direk markaları ismiyle alıyor. Bunun sebebi Volkswagen'in hitap etmediği insanları da çatısı altına almasıdır. Bu şekilde Volkswagen farklı markalar altında A sınıfına da B sınıfına da C sınıfına da hitap edebilmektedir.
    Bu örnekte vermek istediğim şu. Farklı sınıflara farklı adlarla hitap ediyoruz deyip de insanların odağını bölmek, büyük bir siyaset oyunudur. Sonuçta çatıdaki ideoloji, aynı ceplere fayda sağlaması üzere daha fazla militan toplamaktır.
    Benden bu kadar, umarım faydalı olabilmişimdir.
  • @insearchofsunrise hocam fazla bile yazmışsınız :) Dediğiniz gibi sorun ortada. Bugün Irak'taki tüm petrol firmalarının finansörü olan Rotschild'in emri verirken veya teşvik ederken bunu DHKP-C yapsın dediğini düşünmüyorum. Bu emri yönetenler ilgili örgüte aynı amaç uğruna yönlendiriyor. Siz olaya çok makro girdiğiniz için arkadaş sizi sınıf arkadaşlarından birisi sanmış herhalde. Halbuki bir profilinize girip yazdıklarınızı ve açtığınız başlıkları okusa hatta sadece (bkz:Türkiye'nin Dış Politika Tarihi) konusunu okusa kahve ağzı demeye utanır zaten de arada böyle saygısızlar çıkıyor işte.
    Dediğim gibi sizin makro girmeniz arkadaşı yanıltmış biraz, siz Dünya derken o DHKP-C demiş. Umarım mesajınız ulaşmıştır
  • @malcolm a da @insearchofsunrise a da @alfred e de katılıyorum.
  • kır da çatışmak için zaten pkk var, yeni oluşuma ne gerek var? pkk bir partidir, bir ordu değil. pkk'nin silahlı kanadı hpg'dir. yps-ydg-h pkk'ye, pkk'de kck'ye bağlıdır. bunun aksini iddia etmiyorum ama önce ki mesaj da ypg'nin de pkk'ye direkt bağlı olduğu gibi bir şey yazmıştın. yine onu düzeltmek için söylüyorum, yanlış bilgiyi giderme amacım hala var yani.
    eğer ısrarla heparın niye pkk'nin elinden ölen asker ya da gazetecileri almadığını soruyorsan cidden tartışmanın anlamı yoktur. bu konu da daha fazla yorum yapmayacağım.

    dhkp-c'nin ml siyasetini tartışmıyorum zaten, o eylemin gereksizliği bütün sol güruhta yeterince tartışılıyor ve dhkp-c'ye gereken eleştiriler yöneltiliyor. bütün ml yapılanmalar krizlerden devrim yaratmanın fırsatını kollarlar, örgütün bu anlamda bir kazancı çok, yapılan çok aptalca bir saldırıydı, buna da itirazım yok. lakin hala pkk ile dhkp-c'yi bir görmek sol siyasetten ne kadar uzak olup yorum yaptığını görmektir. rojavaya devrim değildir diyen, kuzey kürdistan ya da türkiye kürdistanı gibi kavramları kabul etmeyen bir yapı dhkp-c, kürdistan için mücadele eden pkk ile mi bir? gözünü seveyim yine "dış güçler, avrupa bölmeye çalışıyo bizi, tabi öyle diycekler" gibi süpersonik iddialar ile gelmeyin. aynı kafaya göre gezi eylemleri filan da dış mihrakların bir şeyiydi.

    bu arada sözlükte çok acayip bir kitle var, en ufak tartışma da sözlükte aktif olan birine karşı çıkıldığında "ne saygısızlık" filan diyorlar. burası bir tartışma platformu mu yoksa "oo süper abi, sözlük akıyo, süper yazarlarız ya" filan diye sürekli birbirlerini övme platformu mu?

Bu konuda 2 sayfada toplam 15 adet üst yorum vardır.

  1. Yeni Konu Ekleme

    Bu alana yazacağınız yazı sizin konu başlığınız olacaktır. Eğer konunuz var ise listelenecek, eğer konunuz yok ise yeni konu ekleme sayfasına yönlendirileceksiniz. Konu başlığınızı yazdıktan sonra ileri butonuna yada enter butonuna basınız.

  2. Arama Butonu

    Arama butonuna basarak sayfaya yönlendirileceksiniz.