Yanıt: Hitler, halkın kültürel anlamda gelişmesi için bir reform yapmamıştır. Aksine Hitler çok kuvvetli bir sanayi kalkınma planını hayata geçirerek ülkesine gerekli savaş gücünü oluşturmaya çalışmıştır.

Atatürk kültürel ve eğitimsel bir devrim gerçekleştirirken Hitler savaş sanayisi ve ağır sanayi devrimlerine gitmiştir. Bu nedenle iki liderin savaş stratejileri oluşturma konusunda oldukça benzerlikleri olsa da kültürel devrimler konusunda pek bir benzerliği bulunmamaktadır.

Yanıt: Evet mümkün olabilir. Hitler, pek çok kez ifadelerinde Atatürk'ü takdir edici söylemlerde bulunmuştur. Hitler, Atatürk'ün ölümü üzerine şu cümleleri kurmuştur. "Türkiye Büyük Meclisi'ne ve Türk halkına, Türkiye Cumhuriyeti’nin Başkanı Atatürk’ün ölümü üzerine en derin üzüntülerimi bildiriyorum. Büyük bir asker, dahi devlet adamı ve tarihi bir şahsiyet kayboldu. Yeni Türkiye Cumhuriyeti ile nesilden nesile devam edecek büyük bir anıt oluşturdu" (1938)

Yanıt: Hitler, toplumdaki kadın haklarını yükseltmek için herhangi bir girişimde bulunmamıştır. Aksine toplu bir kıyım gerçekleştirmiştir. İnsan haklarını savunmayan bir diktatörün kadın haklarına saygı göstermesi ya da gösterene büyük saygı duyması pek mümkün gözükmemektedir.

Bunun haricinde Hitler tüm halkı tek tipe indirgeme konusunda çalışmalar yürütmüştür. Volkswagen bu projenin bir ürünüdür. Bu nedenle İngiliz tarzına özenmesi herhangi bir noktada gözlemlenmemiştir. Aksine Hitler çoğu konuşmasını askeri üniforma altında yapmıştır.

Yanıt: Benito Mussolini de Adolf Hitler de savaş sırasında kaybetmiş ve öldürülmüş kişilerdir. Hatta Benito Mussolini idam edilmiştir. İkisinin ortak özelliği faşist ve diktatör olmalıdır. İkisi de savaşı her şekilde meşru kılarken hatta Hitler bir dünya savaşı başlatırken "Yurtta sulh cihanda sulh" diyen Mustafa Kemal Atatürk'ü iki büyük diktatörün hocası gibi göstermek pek doğru bir davranış olmamakla birlikte bir Türk faşizmi propagandasıdır.

Adolf Hitler'in dediği gibi: "Savaşta her zaman kaybeden suçludur" bu nedenle de hem Mussolini hem de Hitler şu anda tüm dünyada suçlu gözükmektedirler. Bu suçluların hocasının Mustafa Kemal Atatürk olduğunu iddia etmek hem bürokratik taraftan hem de toplumsal algı tarafından pek kabul edilebilecek bir yargı değildir.