Cemal Süreya CV
ŞAİR, YAZAR (1931 - 1990)
"İkinci Yeniciler" akımının kurucusu Türk şair ve yazardır.
| İsim Soyisim | : | Cemalettin Seber |
| Adresi | : | Kulaksız Mezarlığı’nda 3. ada, Beyoğlu, İstanbul, Türkiye |
| Doğum Tarihi | : | 1931 |
| Doğum Yeri | : | Pülümür, Erzincan, Türkiye |
| Ölüm Tarihi | : | 09 Ocak 1990 |
| Ölüm Yeri | : | İstanbul, Türkiye |
-
EĞİTİM
KURUM KURUM YERİ, TARİH İlkokul 
Beyoğlu, İstanbul, Türkiye (1939 - 1942) Asıl adı Cemalettin Seber olan Cemal Süreya, Erzincan'ın Pülümür ilçesinde dünyaya gelmiştir. O dönemde yaşanan Dersim olayından sonra ailesiyle birlikte Bilecik'e sürgün gitmişlerdir. Burada annesini vefat etmesi üzerine babası tarafından İstanbul'da yaşayan halasının yanına iyi bir eğitim alması için gönderilmiştir. Eğitim hayatına bir yıl gecikmeli olarak başlamış olsa da Süreya, okula gitmeden önce okumayı sökmüştür. Bilecik Birinci İlkokul Bilecik, Türkiye (1942 - 1947) Süreya, on bir yaşındayken tekrar Bilecik'e babasının yanına dönmüş ve babası annesinin ölümünden sonra tekrar evlenmiştir. Üvey annesinin şiddete dayalı eylemleri sebebiyle Süreya'nın ve kız kardeşlerinin evde huzuru kalmamıştır. Haydarpaşa Lisesi İstanbul, Türkiye (1947 - 1950) Bilecik'te huzuru kalmayan Süreya, İstanbul Haydarpaşa Lisesi'nde parasız yatılı şekilde kayıt olmuş ve muhtemelen burslu okumuştur. İlk önce Fransızcaya merak salmış ve bu lisanı öğrenmiş daha sonra da edebiyata ilgisi artmıştır. Süreya, I. Yeni şiirine sempati duymuştur. Ağırlıklı olarak okumuş olduğu yazarlar Ahmet Muhip Dıranas ve Özdemir Asaf gibi isimler olmuştur. Okulunu güzel bir dereceyle bitirmiş ve Ankara Üniversitesi'ne girmiştir. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi, Ankara, Türkiye (1950 - 1954) Liseyi başarıyla bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi'nde Maliye ve İktisad bölümünde okumuştur. Üniversite yıllarında da takma isimlerle muhtelif dergi ve gazetelerde yazılar yazmıştır. Burada okuduğu dönemde ise ilk eşi Seniha Nemli evlenmiştir ve en yakın arkadaşları Sezai Karakoç, Hasan Basri, Muzaffer Erdost, Nihat Kemal Eren olmuştur. -
MESLEKİ TECRÜBELERİ
MESLEK ÇALIŞTIĞI KURUM, YER, TARİH Stajyer 
Eskişehir Vergi Dairesi, Eskişehir, Türkiye (1954 - 1955) Cemal Süreya, maliye bölümünden mezun olduktan sonra Eskişehir Vergi Dairesinden staja başlamıştır. Bu dönemde maddi zorluklar çekmiş ve evliliğinde eşiyle arasındaki eğitim farkından dolayı sıkıntılar yaşamıştır. Vergi dairesindeyken "Üvercinka" diye isimlendirdiği kadına aşık olmuş fakat bu ilişki çok uzun sürmemiştir ve o sırada Seniha Hanımdan bir kızı dünyaya gelmiştir. Müfettiş Yardımcısı Maliye Bakanlığı, İstanbul, Türkiye (1955 - 1958) Staj yaptığı dönemde müfettişlik sınavlarına girmiş ve sınavı kazarak İstanbul'a Müfettiş Yardımcısı olarak atanmıştır. Evliliğindeki sorunları devam eden Süreya'nın bütün vakitleri vergi dairesi, kızı Ayçe, ve edebi eserlerine ayırmıştır. Eşi Seniha Hanım, Süreya'dan görmüş olduğu şiddete ve dayağa dayanamamış baba evine dönmüştür. Müfettiş Maliye Bakanlığı, İstanbul, Türkiye (1958 - 1959) Süreya 1958 yılında, Maliye Müfettişliğine atanmıştır. Bu sırada evliliği sonandırmış kız kardeşi ve üvey annesinin yanında yaşamaya başlamıştır. Teğmen Türkiye, Paris (Fransa) (1959 - 1965) 1959'un Temmuz ayında yedek subay olarak askere giden Süreya, Aralık'ta asteğmen olarak atanmış, altı ay sonra Haziran'da ise teğmen olmuştur. Buradan sonra 1961 yılında Paris'e göreve gönderilmiştir. Yayıncılık Papirüs Dergisi, İstanbul, Türkiye (1965 - 1970) Paris'teki görevine ilişkin çok bir bilgi olmamasına rağmen 1965 yılında İstanbul'a döndüğünde müfettişlik görevinden istifa etmiş ve yayıncılıkla uğraşmıştır. "Papirüs" adında bir dergi çıkarmış bu dergi Haziran 1966 ve Mayıs 1970 arasında 47 sayı, 1980-1981 arasında ise 2 sayı çıkarmıştır. Memur İstanbul Hocapaşa Vergi Dairesi, İstanbul, Türkiye (1969 - ) Süreya, yayıncılık yaparken Yelken dergisine sık sık ziyarete bulunmuştur. Burada ikinci evliliğini yapacağı Zuhal Tekkanat ile tanışmıştır. Bu evliliğinden de bir erkek çocuğu olmuştur. Artık geçim sıkıntısı yaşadığından dolayı tekrar memuriyete döner İstanbul Hocapaşa Vergi Dairesi'nde çalışmaya başlar. Memur Maliye Tetkik Kurulu, Ankara, Türkiye (- 1975) Süreya , İstanbul'dan sonra Maliye Tetkik Kurulunda göreve atanmış ve Ankara'ya taşınmak zorunda kalmıştır. Hem Ankara hem de İstanbul'da ev geçindirdiği için maddi açıdan sıkıntı yaşanmıştır. Bu da aile içi geçimsizliğin artmasına sebep olmuştur. Süreya'nın eşi Zuhal Hanım'ın Ankara'ya taşınması da bu evliliği kurtarmaya yetmemiş ve sonucunda boşanmışlardır. Memur İstanbul Darphane ve Damga Müdürlüğü, İstanbul (1975 -) 1975'te bir arkadaş grubunda tanışmış olduğu Güngör Demiray ile üçüncü evliliğini yapan Süreya'nın bu evliği de bir sene sonra noktalanır. Aynı zamanda Ankara'dan İstanbul'a İstanbul Darphane ve Damga Müdürlüğü'nde göreve atanmıştır. Fakat buradaki görevinde bakanlıktan gelen baskı ona çok ağır gelmiş ve tekrar Ankara'daki görevine geçiş yapmıştır. Memur Maliye Tetkik Kurulu, Ankara, Erzincan, Türkiye (- 1980) Süreya, oğlu Memo'nun hatırı için ikinci eşi Zuhal Hanım'la tekrar bir araya gelmiş olsa da anlaşmazlıklar yine nüksetmiş ve tekrar ayrılmışlardır. Ankara'dak Tetkik Kurulu'nda görevini yaparken teftiş yapması için Erzincan'a gönderilmiştir. Burada son hayat arkadaşı olan Birsen Sağnak ile tanışmıştır.Kitabevi sahibi dört çocuklu dul bir hanım olan Birsen Hanım, Süreya ile tanışması kitap evine sık gidip gelmesinden dolayı olmuştur. Aramış olduğu huzuru, mutluluğu, aile sıcaklığını Birsen Hanım ve dört çocuğunda bulmuştur. Başmüfettiş Maliye Tetkik Kurulu, Türkiye (1980 - 1982) Süreya, 1980 yılında başmüfettişliğe terfi etmiş, iki yıl boyunca sürdürmüş olduğu görevinden de 1982 yılında emekli olarak ayrılmıştır. Yazar Türkiye (1955 - 1990) Cemal Süreya, memuriyet hayatının yanında yaklaşık 1950 yılından itibaren aktif olarak yazarlık yapmaya başlamıştır. Sanatçı, Pazar Postası, Yeditepe, Oluşum, Türkiye Yazıları, Politika, Yeni Ulus, Aydınlık, Saçak, Yazko Somut gibi bir çok yayın grubuyla çalışmıştır. Bunun yanında Kültür Bakanlığı’nda Kültür Yayınları Danışma Kurulu üyesi, yayın evlerinde danışman ve ansiklopedilerde redaktör görev yapmıştır. Çalkantılı özel hayatına rağmen yazmayı asla bırakmamış hatta eserlerinde bu hayatını yansıtmıştır. Emekli olduktan sonra bütün yoğunluğunu edebiyata vermiş olsa da emekli aylığıyla geçinemediğini anlayan Süreya tekrar çalışmaya karar vermiştir. Ortadoğu İktisat bankasında 6 ay çalıştıktan sonra banka batmıştır. Birsen Hanım'la olan sade evliliği Zuhal Hanım'dan olan oğlu Memo'nun sorunlu çocukluğu yüzünden bozulmuştur. Zuhal Hanım ve Memo Birsen Hanım'la Süreya'nın evine taşınmıştır. Süreya bu çalkantılı hayatıyla birlikte kendisini alkole vermiş ve 9 Ocak 1990’da alkol komasına girerek hayatını kaybetmiştir. -
BAŞARI VE ÖDÜLLERİ
ÖDÜL ÖDÜLÜ VEREN MAKAM TARİH Yeditepe Şiir Armağanı 
Yeditepe Dergisi ve Yayınları 1958 Edebiyat Ödülü Türk Dil Kurumu 1966 Behçet Necatigil Şiir Ödülü Behçet Necatigil'in Ailesi Tarafından 1988 -
ESERLERİ
Eser Adı Eserin Türü Tarihi 
Üvercinka Şiir Kitabı 1958 Göçebe Şiir Kitabı 1965 Beni Öp Sonra Doğur Beni Şiir Kitabı 1973 Sevda Sözleri Şiir Kitabı 1984 Sıcak Nal ve Güz Bitigi Şiir Kitabı 1988 Sevda Sözleri Şiir Kitabı 1990 Şapkam Dolu Çiçekle Düzyazı 1976 Günübirlik Düzyazı 1982 On Üç Günün Mektupları Düzyazı 1990 99 Yüz Düzyazı 1991 999. Gün Düzyazı 1991 Üstü Kalsın Düzyazı 1991 Folklor Şiire Düşman Düzyazı 1992 Uzat Saçlarını Frigya Düzyazı 1992 Aydınlık Yazıları Düzyazı 1992 Paçal Düzyazı 1992 Oluşum’da Cemal Süreya Düzyazı 1992 Papirüs’ten Başyazıla Düzyazı 1992 Günler Düzyazı 1996 Güvercin Curnatası Düzyazı 1997 Toplu Yazılar I: Şapkam Dolu Çiçekle ve Şiir Üzerine Yazılar Düzyazı 2000 Mülkiyeli Şairler Derleme 1966 Yüz Aşk Şiiri Derleme 1967 -
AKIMLARI
Akım Adı Akımın Başladığı Yer Tarih İkinci Yeniciler 
Türk Edebiyatı 1950'ler İkinci Yeniler, şiirde değişik imge, çağrışım ve soyutlamalarla yeni bir söyleyiş bulma amacında olan bir akım olmuştur. Akımın genel özellikleri ise; dilin alışılmış kalıplarını yıkmak, söz dizimini zorlamak, değiştirmek veya bozmak üzere olmuştur. -
GÖRÜŞLERİ
Görüşün Adı Şiir Anlatımı 
Cemal Süreya, 1940 şiirini tıkanmış ve yavaş bulan, düşüncelerini hem toplumsal hem de sanatsal kaygıyla ortaya koymaya çalışan bir edebi kişilik olmuştur. Süreya, şiirin "anayasaya aykırı" olduğunu, doğanın ahlakı kovduğu yerde ve yasadışı olduğunu savunmuştur. Bu görüş onu şiirden ve öyküden kaçınmaya, çarpıcı yoğun imge adacıklarından oluşan bir sözel bir sanat anlayışına itmiştir. -
NİYET MEKTUBU
"O beni herhalde sevmiş! Oysa ben onu her halde sevmiştim..." 
"Bazen öyle yorar ki aşk insanı, bıktırır hayattan.. Ve kapayınca gözlerini bir daha açmak istemez insan." "Ama kadınlar, Tanrım… Öyle sevdim ki onları, gelecek sefer dünyaya kadın olarak gelirsem, eşcinsel olurum." "S’onsuzluk istemiştim ben aslında; ama S’yi biraz sessiz söylemişim galiba." "Ne olmuş her fırsatta kendimle konuşuyorsam? Bakma sen yanlış demiş eskiler, Kendi kendine konuşana deli değil, yalnız derler."
İlginizi çekebilecek diğer biyografiler
Gündem
Galeriler
Testler
"İkinci Yeniciler" akımının kurucusu Türk şair ve yazardır.){kind=link}